ALİ KOÇER / AMED (DİYARBAKIR)
Halkların Demokratik Partisi’nin (HDP) İstanbul Milletvekili Garo Paylan, 24 Nisan 1915 Ermeni Soykırımı’nın 103. yıl dönümünü değerlendirdi.
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, 103 yıldır Ermeni
Soykırımı ile yüzleşilmediğine dikkat çekerek, “Demokratikleştiremediğimiz
sürece yalnızca suç işlemek üzere sıramızı bekleyeceğiz. Dün Ermeniler,
Aleviler oldu, bugün Kürtler, yarın Türkler veya başka halklar olacak”
ifadelerini kullandı.
Osmanlı devletinin 1915 yılının baharından başlayarak
aşamalı olarak aynı yılın sonbaharına kadar sistematik olarak katliam
uyguladığı Ermeni Soykırımı’nın üzerinden 103 geçti. Osmanlının devamı olan
Türk devleti, o günden bugüne tüm uluslararası girişimlere rağmen işledikleri
insanlık suçunu ‘soykırım’ olarak tanımlamadı. Ermeni halkına dün yaşattıkları acıların
aynısını bugün Kürtlere yaşatan Türk devleti, soykırım politikalardan hiçbir
zaman vazgeçmedi. Hâlâ günümüzde siyasi, kültürel ve fiziksel soykırımlar devam
etmektedir.
İNKAR 103 YILDIR DEVAM EDİYOR
Günümüzden 103 yıl önce 250’ye yakın yazar, aydın, gazeteci
ve siyasetçinin planlı bir operasyonla tutuklanıp Ankara ve Çankırı’ya
sürüldükten sonra katledildiklerini hatırlatan Paylan, bu olayın Ermeni Soykırımı’nın
başlangıç tarihi olarak belirlendiğini söyledi. Bu olaydan sonra çıkarılan
‘tehcir yasası’yla da Ermeni halkının Osmanlı topraklarından kazınıp, imha
edildiğini belirten Paylan, şöyle konuştu: “Bu politika ve uygulamalarla bir
halkın kültürel varlığı ve tüm izleri yok edilmiştir. Çünkü Ermeni Soykırımı
bir anlık bir deprem gibi gelip geçen bir şey değildir. Daha sonra oluşan inkar
politikalarıyla 103 yıldır devam etmektedir. Eğer ki Türkiye yaşanan felaketle
yüzleşebilselerdi, benim inancım odur ki bugüne kadar yaşadığımız onca katliam,
soykırımı ve acıları yaşmammış olacaktık. Ama maalesef bu suçlarla
yüzleşilmediği ve inkar devam ettiği için yeni suçların kapıları aralanmıştır.”
DÜN ERMENİLER, BUGÜN KÜRTLER
Bugün yaşadıkları iklimin 103 yıl önce ki iklime çok
benzediğinin söyleyen Paylan, şunları kaydetti: “103 yıl önce mesele
Ermenilerdi. Onların eşitlik taleplerinin kabul edilmemesiydi. Bugün de aynı
politikalar Kürtler üzerinde uygulanıyor. Kürtlerin iradesi ve eşitlik
talepleri kabul edilmiyor. İmha ve asimilasyon politikalarıyla devam edilmeye
çalışılıyor. Ben 103 yıl önceki felaketle yüzleşmenin hepimiz açısından iyileşmek
anlamına geleceğini düşünüyorum. Yalnızca Ermeni halkı için değil, Türkiye’de
yaşayan herkes için önemli bir adaletin olacağını düşünüyorum. Ermeni Soykırımı
ile yüzleşmenin de öncelikle soykırımı kabul etmek ve faillerinin isimlerinin
cadde, bulvar ve sokaklardan kaldırılmasıyla başlar. Çünkü soykırımın baş faili
olan Talat Paşa’nın ismi tüm kamusal alanlara verilmiş durumda. Bu durumda
soykırım ikliminin devam ettiğinin en temel sembollerinden birisidir.”
MHP-AKP’NİN SOYKIRIM POLİTİKALARI
Ermeni Soykırımı döneminde cumhuriyetin ilk Adalet Bakanı
olan Mahmut Esat Bozkurt’un ‘Burası
Türkün devletidir. Türk olmayanın hiçbir hakkı yoktur. Tek hakkı, köle
olmaktır’ sözünün bugün hâlâ geçerliliğini koruduğunun altını çizen Paylan,
şunları vurguladı: “Bugün Ermeni Soykırımı ile yüzleşmeleri demek, Bozkurt’un
bu sözünün devamını getirememek anlamına gelir. MHP zaten bu konuda nettir.
Ermeni Soykırımı’nı tanımamak, Kürtlerin hak ve özgürlük taleplerine kulak
MHP’nin ortaya koyduğu ideolojinin bitmesi demek olur. Dolayısıyla AKP son 13
yıldır MHP’ye yedeklendiği için, MHP’nin ideolojisini devam ettiriyor. MHP’nin
en temel talebi de, Ermeni Soykırımı’nı kesinlikle tanımamak, Kürtlerin tüm
taleplerini yok sayıp baskılamaktır. O yüzden şu anda adaletten çok uzaktayız.
Ancak biz HDP olarak mücadelemizle hem bugün yaşananların hem de geçmişte
yaşananların adalet talebini ortaya koyuyoruz.”
‘MESELE DEMOKRATİKLEŞMEKTİR’
“Demokratikleşme herkes için önemli bir role sahiptir” diyen
HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan, konuşmasını şu sözlerle tamamladı: “Yakın
geçmişte bu meselelerin ciddi anlamda tartışıldığı bir süreçten geçtik. Bunu
Kürt meselesinin demokratik çözümünün konuşulmasına borçluyduk. Ülkenin bu
kadar büyük ve güncel bir meselesi konuşulup tartışılıyorsa biz Ermeniler
olarak da yüz yıllık bir sessizlikten sonra Ermeni meselesini gündeme taşıma
fırsatı bulduk. Demokratikleşme sadece Kürtler veya Ermeniler için değil,
yaşanan pratiklerden de görüyoruz ki Türkler için de önemli. Kürde hakkını
vermeyen, Ermeni’nin felaketi ile yüzleşmeyen anlayış Türklerin de hakkını gasp
ediyor. Onları KHK’lerle işinden, aşından ve özgürlüklerinden ediyor. Bu açıdan
özgürlük düşüncesi bir bütündür. Önemli olan bu ceberut devlet anlayışını
demokratikleştirmektir. Demokratikleştiremediğimiz sürece yalnızca suç işlemek
üzere sıramızı bekleyeceğiz. Dün Ermeniler, Aleviler oldu, bugün Kürtler, yarın
Türkler veya başka halklar olacak.”
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder